Salı, Ağustos 23, 2005

yine yeniden

Pek gönüllü olmasam da yine yeni bir iş gününe başladım.Yorucu bir günün geç biten gecesinin sabahında kalkmak her zaman ki gibi zor oldu yine.Geceleri ayrı kalma kararı almamıza rağmen beyefendi ve arkadaşları,daha doğrusu arkadaşlarımız gece “misafirimdi”.Pek de şikayetçi olduğum söylenemezdi aslında.Netice de sevdiğim insanlarla beraber güzel zaman geçirdim.Ama gece yine tatsız bitti benim için.Aslında beklentilerimi ayarlayamadığımın farkındayım.Yani beklediğim inceliğin onda olmadığını bile bile ısrar ediyorum.Kendi kendimize nazarımız değdi sanırım.Sulh dolu günler baya uzun sürdü tabi.Son zamanlardaki içtenliği pek çok şeyi değiştirmişti aslında.Belki bu kadar küçük şeyleri sorun etmeninde pek anlamı yok.
Bugün ilk tenis maçıma çıkacağım.Dolayısıyla heyecan ve endişe düzeyim had safhada.Üstelik yorgunum ve gerginim.Eyvahh;şimdiden ağlamaya başladım ben.Diyorum ben bu otuz yaş grubu erkekleri hatalı üretim,zor bunlarla uğraşmak.

Pazartesi, Ağustos 15, 2005

SÖZ.......

Geçen hafta uzun uğraşlar sonucu yazdığım şeyler internet bağlantısının kesilmsiyle kaydetemeden kesilince bir süre küs kaldım ekrana.Artık dönüş zamanı geldi sanırım.
Geçen hafta sonunu Eskişehir de geçirdim.Sadece kız arkadaşlarımın katıldığı dolayısıylada erkek arkadaşımın yanımda olmadığı bir geziydi.Çapkınlık yaptım demiycem tabiki de.Ama yapmak için uygun ortam bulamadığıma da eklemeden geçemiyeceğim.Şaka bir tarafa fırsat yakalasam ne yapardım acaba?Onu öyle çabucak unutabilir miydim?Bu soruların cevabını bulmam geç olmadı tabi ki de...Geçen günlerde geçmişe dair aldığım bir telefon ve benim yanıtım aslında gayet sadık bir sevgili bir olduğumu kanıtladı bana.Üstelik dün akşam , ilk göz ağrılarımdan birinden aldiği teklife verdiğim sert yanıtda perçinledi bu tezimi.Ancak arkadaşlarım ısrarla askerde olduğu sürede işlerin değişebileceği vurguluyor.Kabul şeytana uymaya meyilli olabilirim ama sevdiğim zaman metobolizmam alt üst oluyor benim.
Söz veriyorum kendime asla yaramazlık yapmayacağım artık.......

Çarşamba, Ağustos 03, 2005

Renkli ilişkiler...

Sevgili "patronum" bugün beni depresyonun eşiğine getirecek bir tez attı ortaya.Aşkların bittiği nokta alışkanlığa dönüştüğü yermiş.Bu dönemde aşk biter ama evlilik devam edermiş kendisine göre.Aslında hak vermiyor değilim.Ama hangi sevgi yada ilişki alışkanlık değil ki.Yada hayatımız aslında bir alışkanlıklar silsilesinen ibaret değil mi?Öyle olmasına alıştığımız için üç öğün yemek yiyor,evlerde yaşıyor,birlikte olmuyor muyuz?Yada daha da kötüsü sırf alışkanlık oluşturmak yada namı diğer düzen kurmak için evlenmiyor muyuz?İşte asıl sorunda burda başlıyor sanırım.Sırf alışmaya çalışarak yaşamak.Nefes aldırmamak karşıdakine.Bir kitapta okumuştum;'kadının en makbulü,erkeğin kendisi olmasına izin verendir' diyordu.Öyleyse ilşkinin en temizi de çiftlerin kendileri olmalarına izin veren sanırım.Bu yüzden ben,hem kendimi değişime zorlamamak hem de sevgilimi değişmek zorunda bırakmamak için biraz uzak tutmaya karar verdim bizi birbirimizden.Tabi ki fiziksel yada ruhsal değil bu uzaklık,sadece bazı köşelerini uzak tutmak ruhlarımızın birbirimizden.
Artık İlişkiyi Renklendirmenin 10 Yolu diye bir kitap yazarım yakında.........

Salı, Ağustos 02, 2005

Yine yeniden....

Uzun bir aradan sonra dün gece beraberdik yine.Araya ayrılık girince birbirimizin değerini daha iyi anladık sanırım.Hayatımızda kapladığımız yerde biraz daha iyi farkettirdi kendini.Aslında ayrıykende yaptığımız sıradan şeyler, bir aradayken nasılda farklılaşıyor.Daha bir tat veriyor sanki.Tek endişemse askerlik dönemi.Nasıl dayanacağım ben o kadar süre görmemeye onu.
Bir de iş konusu var kafamı karıştıran.Şu anda problem değil aslında benim için.Ama netice bu onun hayatının düzene girmesi için olması gereken bir şey.Ve onun sıkıntılı olduğunu bilmek beni de üzüyor.Gelecekle ilgili pek çok şeyi bu yüzden erteliyor;ertelemek zorunda kalıyoruz.Acele olmasına da gerek yok aslında ama bilinmeyen bir zamana ertelemek bir şeyleri hep tedirgin ediyor beni.
Annemler yanımdayken biraz daha anladım ona bağlılığımı.Ailem tabiki de özel ama o onlardan sonra yanında olmayı en çok sevdiğim ve en çok güvendiğim kişi..