Çarşamba, Ağustos 03, 2005

Renkli ilişkiler...

Sevgili "patronum" bugün beni depresyonun eşiğine getirecek bir tez attı ortaya.Aşkların bittiği nokta alışkanlığa dönüştüğü yermiş.Bu dönemde aşk biter ama evlilik devam edermiş kendisine göre.Aslında hak vermiyor değilim.Ama hangi sevgi yada ilişki alışkanlık değil ki.Yada hayatımız aslında bir alışkanlıklar silsilesinen ibaret değil mi?Öyle olmasına alıştığımız için üç öğün yemek yiyor,evlerde yaşıyor,birlikte olmuyor muyuz?Yada daha da kötüsü sırf alışkanlık oluşturmak yada namı diğer düzen kurmak için evlenmiyor muyuz?İşte asıl sorunda burda başlıyor sanırım.Sırf alışmaya çalışarak yaşamak.Nefes aldırmamak karşıdakine.Bir kitapta okumuştum;'kadının en makbulü,erkeğin kendisi olmasına izin verendir' diyordu.Öyleyse ilşkinin en temizi de çiftlerin kendileri olmalarına izin veren sanırım.Bu yüzden ben,hem kendimi değişime zorlamamak hem de sevgilimi değişmek zorunda bırakmamak için biraz uzak tutmaya karar verdim bizi birbirimizden.Tabi ki fiziksel yada ruhsal değil bu uzaklık,sadece bazı köşelerini uzak tutmak ruhlarımızın birbirimizden.
Artık İlişkiyi Renklendirmenin 10 Yolu diye bir kitap yazarım yakında.........

Hiç yorum yok: